Açlık ile ilgili ayetler ve hadisler, kısaca içinde Açlık geçen Kuran ayetleri ve sahih hadisler, Açlık hakkındaki ayetlerin ve hadislerin m...

Açlık İle İlgili Ayetler ve Sahih Hadisler Türkçe Anlamları

Açlık ile ilgili ayetler ve hadisler, kısaca içinde Açlık geçen Kuran ayetleri ve sahih hadisler, Açlık hakkındaki ayetlerin ve hadislerin mealleri Türkçe anlamları, açıklamaları.

Açlık Hakkında Kuran Ayetleri

Konulara Göre Kuran Ayetleri

Gaşiye Suresi, 7. ayeti: Ne doyurup-semirtir, ne açlıktan korur.

Beled Suresi, 14. ayeti: Ya da açlık gününde doyurmaktır,

Kureyş Suresi, 4. ayeti: Ki O, kendilerini açlıktan (kurtarıp) doyuran ve korkudan güvenliğe kavuşturandır.

Bakara Suresi, 155. ayeti: Andolsun, Biz sizi biraz korku, açlık ve bir parça mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabır gösterenleri müjdele.

Nahl Suresi, 112. ayeti: Allah bir şehri örnek verdi: (Halkı) Güvenlik ve huzur içindeydi, rızkı da her yerden bol bol gelmekteydi; fakat Allah'ın nimetlerine nankörlük etti, böylece Allah yaptıklarına karşılık olarak, ona açlık ve korku elbisesini tattırdı.

Maide Suresi, 3. ayeti: Ölü eti, kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına kesilen, boğulmuş, vurulmuş, yüksek bir yerden düşmüş, boynuzlanmış yırtıcı hayvan tarafından yenmiş, -(henüz canlıyken yetişip) kestikleriniz hariç,- dikili taşlar üzerine boğazlanan (hayvanlar) ve fal oklarıyla kısmet aramanız size haram kılındı. Bunlar fısktır (günahla yoldan sapmadır.) Bugün inkara sapanlar, sizin dininizden (dininizi yıkmaktan) umut kesmişlerdir. Bugün size dininizi kemale erdirdim, üzerinizdeki nimetimi tamamladım ve size din olarak İslam'ı seçip-beğendim. Kim 'şiddetli bir açlıkta kaçınılmaz bir ihtiyaçla karşı karşıya kalırsa' -günaha eğilim göstermeksizin- (bu haram saydıklarımızdan yetecek kadar yiyebilir.) Çünkü Allah bağışlayandır, esirgeyendir.

Tevbe Suresi, 120. ayeti: Medine halkına ve çevresindeki bedevilere, Allah'ın elçisinden geri kalmaları, kendi nefislerini onun nefsine tercih etmeleri yakışmaz. Bu, gerçekten onların Allah yolunda bir susuzluk, bir yorgunluk, 'dayanılmaz bir açlık' (çekmeleri), kafirleri 'kin ve öfkeyle ayaklandıracak' bir yere ayak basmaları ve düşmana karşı bir başarı kazanmaları karşılığında, mutlaka onlara bununla salih bir amel yazılmış olması nedeniyledir. Şüphesiz Allah, iyilik yapanların ecrini kaybetmez.

Açlık Hakkında Sahih Hadisler (Kütübü Sitte)

Konulara Göre Sahih Hadisler

Fasil : YİYECEKLER BÖLÜMÜ Konu : Hayvani Olmayan Mekruh Yiyecekler Ravi : Rafi İbnu Amr
Hadis : Ben [küçükken] Ensar`ın hurmalarını taşlıyordum. Beni yakalayıp Resulullah (sav)`a götürdüler. "Ey Rafi` niye başkasının hurmalarını taşlıyorsun?" dedi. "Açlık sebebiyle ey Allah`ın Resulü!" dedim. "Taşlama, kendiliğinden [dibine] düşeni ye!" [deyip] başımı okşadı ve: "Allah seni (hurmaya) doyursun ve suya kandırsın!" buyurdu. HadisNo : 3932

Fasil : ZÜHD VE FAKR BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav) Ve Ashabının Yaşayışlarında Fakr Ravi : Fudale İbnu Ubeyd
Hadis : Resulullah (sav) halka namaz kıldırırken, bazı kimseler Açlık sebebiyle kıyam sırasında yere yıkılırlardı. Bunlar Ashab-ı Suffe idi. (Medine`de misafireten bulunan) bedeviler, bunlara delirmiş derlerdi. Efendimiz namazdan çıkınca yanlarına uğrar ve: "Eğer (bu çektiğiniz sıkıntı sebebiyle) Allah indinde elde ettiğiniz mükafaatı bilseydiniz, fakirlik ve ihtiyaç yönüyle daha da artmayı dilerdiniz" derdi. HadisNo : 2092

Fasil : ZÜHD VE FAKR BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav) Ve Ashabının Yaşayışlarında Fakr Ravi : Ebu Hüreyre
Hadis : Resulullah (sav) bir gün (veya gece mutad olmayan bir saatte) mescide geldi. Orada Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer (ra)`e rastladı. Onlara (bu saatte) niye geldiklerini sordu. "Bizi evden çıkaran Açlıktır!" dediler. Resulullah da: "Beni de evde çıkaran Açlıktan başka bir şey değil!" buyurdu. Hep beraber Ebü`l`Heysem İbnu`l Teyyihan`a, gittiler. O, bunlar için arpadan ekmek yapılmasını emretti. Ekmek yapıldı. Sonra kalkıp bir koyun kesti. Yanlarında bir hurma ağacında asılı olan tatlı suyu indirdi. Derken yemek geldi, yediler ve o sudan içtiler. Resulullah (sav): "Şu günün nimetinden (Kıyamet günü) hesap sorulacak! (Açlık sizi evinizden çıkardı. Bu nimetlere nail olduktan sonra dönüyorsunuz!" buyurdu. HadisNo : 2089

Fasil : AV BÖLÜMÜ Konu : Deniz Avı Ravi : Cabir
Hadis : Resulullah (sav) bizi gazveye gönderdi. Biz üçyüz kişilik bir gruptuk, komutanımız da Ebu Ubeyde İbnu`l-Cerrah (ra) idi. Kureyş`in kervanını takip ediyorduk. Azığımız da bir dağarcık içine konmuş hurmadan ibaretti. Başka bir şeyimiz yoklu. Ebu Ubeyde bundan bize [önce avuç avuç veriyordu, sonra] tane tane vermeye başladı. Kendisine: "Bununla nasıl idare ediyordunuz?"diye soruldu. Şu cevabı verdi: "Biz hurmayı adeta emiyorduk, bebeğin emmesi gibi. Sonra da üzerine su içiyorduk. Bu bize geceye kadar yetiyordu. Tükendiği zaman yokluk içinde kaldık, iki hafta sahilde ikamet ettik, şiddetli Açlık geçirdik. Öyle ki ağaç yaprakları yedik. Ordumuza yaprak ordusu dendi. (Bu esnada) deniz bize anber (balinaya benzer bir balık, adabalığı) denen bir hayvan attı. Ebu Ubeyde (ra) buna önce, "meytedir (yani leştir, yenmesi haramdır)" dedi. Sonra da: "Hayır, meyte değildir, bizler Resulullah (sav)`ın elçileriyiz, Allah için buradayız, üstelik muzdar durumdayız" dedi. Ondan iki hafta boyu yedik. Yağından da süründük. Hatta vücudumuz kendine geldi, eski halini aldı. Ebu Ubeyde, hayvanın kaburgalarından bir kemik alıp yere dikti. Sonra en boylu şahsı ve en boylu deveyi aradı. Adam deveye bindirildi ve kaburganın altından geçti. Hayvanın göz çukurunun içine tam dört kişi oturdu. Gözünden nice külle yağ çıkardık. Etinden kendimize azık yaptık. Medine`ye gelince durumu Resulullah (sav)`a anlattık. "Bu, Allah`ın sizin için (denizden) çıkardığı bir rızıktır. Beraberinizde, etinden hala var mı?" buyurdu. Biz de bir miktar gönderdik. O, bundan yedi. HadisNo : 3478

Fasil : KIYAMET VE KIYAMETLE İLGİLİ MESELELER BÖLÜMÜ Konu : Cennetlikler Ve Cehennemlikler Ravi : Ebu`d-Derda
Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Cehennem ehline Açlık musallat edilir. Bu, içinde bulundukları azaba eşit dereceye ulaşır. Açlığa karşı yardım talep ederler. Onlara besleyici olmayan ve açlığı gidermeyen dari` (denen dikenli bir ot) verilir. Tekrar yiyecek isterler, bu sefer de boğazda tıkanıp kalan bir yiyecekle imdat edilir. (Bu da boğazlarında takılır kalır, ne ileri geçer, en de geri gelir). Derken dünyada iken, bu durumda, bir içecekle takılan lokmaları kaydırdıklarını hatırlarlar ve bir içecek talep ederler. Kendilerine demir kancalar bulunan kaplarda kaynar sular verilir. Bu kaplar, yüzlerine yaklaştırılınca, yüzlerini dağlayıp atar. Su karınlarına girince içlerini param parça eder. Bu sefer de: "Cehennemin bekçilerini çağırın, ola ki azabımızı biraz hafifletir!" derler. Onları çağırırlar. Onlar gelince: "Size peygamberleriniz bu halleri açıklayan haberleri getirmemiş miydi?" derler. Onlar: "Evet getirmişti (ama dinlemedik)" derler. Bunun üzerine, bekçiler: "Siz isteyin durun! Kafirlerin istekleri (burada) boşadır!" derler" (Gafir 50). Cehennemlikler bekçilerden ümidi kesince: "(Cehenneme müvekkel melek) Malik`i çağırın!" derler. (Malik gelince): "Ey Malik (söyle de) Rabbin bizim hakkımızda ölüme hükmetsin!" derler. Malik de onlara: "Hayır! (Siz burada canlı olarak ebedi) kalıcılarsınız!" diye cevap verecek" (Zuhruf 77). (Hadisin ravilerinden) A`meş rahimehullah der ki: "Bana bildirildi ki, cehennemliklerin Malik`e yalvarmaları ile Malik`in onlara verdiği cevap arasında bin yıllık zaman geçecektir. Cehennemlikler, bu sefer aralarında: "Rabbinize dua edin sizin için O`ndan daha hayırlı kimse yok!" diyecekler ve elbirlik şöyle yakaracaklar: "Ey Rabbimiz, bedbahtlığımız bize galebe çalmıştı, biz gerçekten sapıtmış kimselerdik. Ey Rabbimiz bizi bundan çıkar. Eğer (yine) küfre dönersek artık hiç şüphesiz ki zalimlerden oluruz" (Mü`minun 106-107). Rab Teala, onlara: "Cehennemin içine yıkılıp gidin! Bana bir şey söylemeyin!" diyecek" (Mü`minun 108). Resulullah devamla dedi ki: "Bu cevap üzerine, cehennem ehli her çeşit hayırdan ümidlerini keserler; hıçkırmaya, nedamet etmeye, dövünüp yırtınmaya başlarlar." HadisNo : 5145

0 Comments:

Yukarı Çık