Nedir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Nedir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Nuh'un Gemisi nedir, nerededir, Nuh'un Gemisi hakkında Kuran, İncil ve Tevra'taki bilgiler ayetler, hangi şehirde ve dağdadır. ...

Nuh'un Gemisi nedir, nerededir, Nuh'un Gemisi hakkında Kuran, İncil ve Tevra'taki bilgiler ayetler, hangi şehirde ve dağdadır.

Nuh'un Gemisi Hakkında Genel Bilgiler

Nuh'un Gemisi Hakkında Genel Bilgiler

Retarder nedir, ne demektir, ne işe yarar, nasıl çalışır, Retarder fren sistemi arızaları ve faydaları, Retarder dizel motor ve egzoz freni ...

Retarder nedir, ne demektir, ne işe yarar, nasıl çalışır, Retarder fren sistemi arızaları ve faydaları, Retarder dizel motor ve egzoz freni hakkında bilgiler.

Retarder Fren Nedir?

Retarder Fren Sistemi Nedir

Beyin küçülmesi nedir, nasıl olur, hangi yaşlarda başlar, nasıl önlenir, Beyin küçülmesi belirtileri, tedavisi ve ameliyatı. Beyin Küçülm...

Beyin küçülmesi nedir, nasıl olur, hangi yaşlarda başlar, nasıl önlenir, Beyin küçülmesi belirtileri, tedavisi ve ameliyatı.

Beyin Küçülmesi Hakkında Genel Bilgiler

Beyin Küçülmesi Neden Olur, Hangi Yaşlarda Başlar

Kehribar nedir, nasıl oluşur ve anlaşılır, Kehribar tesbih çeşitleri, zararları ve faydaları nelerdir, Ateş, toz, sıkma ve damla kehribar ne...

Kehribar nedir, nasıl oluşur ve anlaşılır, Kehribar tesbih çeşitleri, zararları ve faydaları nelerdir, Ateş, toz, sıkma ve damla kehribar ne demektir.

Kehribar Hakkında Genel Bilgiler

Fosiller, bazen kendini kömür ve petrol gibi madenlerle gösterse de bazı durumlarda çok daha farklı olabilmektedir. Bu en önemli örneklerden biriside, kehribar taşıdır. Kehribar taşı ağaçların korunma mekanizmaları arasında yer alan reçinelerin fosilleşmiş halidir. Yapılan araştırmalar sonucunda kehribarın içerisinde fosilleşmiş canlılara da rastlanmıştır.

Kehribar Taşı Nedir? Tesbih Çeşitleri, Zararları, Faydaları

Böbrek kanseri nedir, nasıl bir hastalıktır, Böbrek kanseri yaşam süresi, nedenleri, belirtileri, tedavisi ve ameliyatı hakkında kısaca bilg...

Böbrek kanseri nedir, nasıl bir hastalıktır, Böbrek kanseri yaşam süresi, nedenleri, belirtileri, tedavisi ve ameliyatı hakkında kısaca bilgiler.

Böbrek Kanseri Nedir, Hakkında Kısaca Bilgiler

Böbrek Kanseri Sayfa İçeriği

Böbrek Kanseri Nedir?

Malum, böbreklerimiz, sağlıklı ve ideal bir hayat sürebilmemiz amacıyla gerekli olan çok sayıda görevi yerine getirmektedir. Böbreklerin başlıca görevlerinden biri, kanı süzerek günlük metabolizma sonucunda oluşan üre ve kreatinin gibi zararlı artık maddeleri idrarla vücudumuzdan uzaklaştırmaktır.

Böbrek içinde habis (kötü huylu) hücre büyümesine (bir tümör) böbek kanseri denir. Tıbbi ismi böbrek hücreli karsinom şeklindedir. Böbrekteki tümörler selim (iyi huylu) de olabilir. Böbrek kanseri genel bir terimdir. Böbrekte farklı tümör çeşitleri ve farklı hastalık evreleri bulunur. Tedavi şekliniz, süreniz ve tedavi sırasında yaşayacaklarınız tümöre ait özelliklere ve tıbbi ekibinizin tecrübesine göre değişim gösterecektir. Bu sayfamızdaki bölümler böbrek kanseri, tanı ve tedavi alternatifleri hakkında genel bilgiler sunar.

Böbreklerin Vücudumuzdaki Fonksiyonu Nedir?

Böbrekler 2 adet kuru fasulye şeklinde olup, karnımızın arka kısmında bulunan, kanı süzüp idrar üreten organlardır. Kan basıncının düzenlenmesi, kan hücrelerinin üretilmesi ve kemiklerinizin sağlıklı kalması gibi birçok işlem böbreğin görevidir. Böbrek kanserleri tüm dünyada tanı konulan kanserlerin yaklaşık %2’sini oluşturur. Son 25 yılda Avrupa’da böbrek kanserli hasta sayısı biraz artış göstermiştir. Fakat hayatta kalma oranı da birçok bölgede artmıştır. Ultrason ve BT gibi görüntüleme teknolojilerindeki gelişmeler ve daha sık kullanılmalarından dolayı daha fazla böbrek kanserine şimdilerde erken dönemde tanı konulmaktadır. Erkeklerde kadınlara kıyasla böbrek kanserine yakalanma riski daha fazladır. Genellikle 60-70 yaş arasında görülmektedir.

Böbrek Kanseri Belirtileri

Böbrek Kanseri Belirtileri ve Tedavisi

Tümörün henüz küçük olduğu erken dönemlerinde böbrek kanseri, hastalarda çok belirgin bir şikayete neden olmayabilir. Teşhis edilebilirse hastalık bu dönemde genellikle tedavi edilebilir. Bir başka deyimle erken tanı konulduğunda tedavi hem daha kolay olmakta, hem de kanserden tamamen kurtulma olasılığı artmaktadır. Genelde şikayete neden olduğu zaman tümör çok büyük boyutlara ulaşmıştır ve tümör büyüdükçe ve yayıldıkça tedavi olasılıkları azalmaktadır. Böbrek bölgesinde kitle ve ağrı, kanlı idrar gibi böbrek kanseriyle ilişkili olabilecek şikayetler yanında diğer kanserlerde de gelişebilen iştahsızlık, halsizlik, kilo kaybı, tekrarlayan ateş gibi belirtiler de olabilir. Bu yakınmalar böbrek kanserinin belirtisi olabileceği gibi enfeksiyon gibi başka problemlerden de kaynaklanabilir. Kanser yayılmışsa yayıldığı organla ilgili bulgular görülebilir. Örneğin akciğerlere yayıldıysa öksürük, nefes darlığı olabildiği gibi kemik yayılımı olan hastalarda kemik ağrıları, beyin yayılımı olanlarda baş ağrısı, felç gibi bulgular olabilir. Belirtiler metastaz (diğer doku ve organlara yayılma) durumuna göre değişmektedir.

Böbrek kanseri ilk evrelerde genellikle kendini göstermez yani belirti vermeyerek seyreder. Birtakım belirtiler meydana geldiğinde ise çoğu hastada böbrek kanserinin ileri safhalara taşındığını gözlemleriz. İşte bu belirtileri şöyle sıralayabiliriz;

  • Kansızlık
  • İştahsızlık
  • Aşırı yorgunluk
  • İdrarda kan görülmesi
  • Geçmeyen yan ağrı (böğür ağrısı)
  • Sebebi bilinmeyen kilo kaybı
  • Karın alt ve yan bölgesinde şişkinlik
  • Bacaklarda ve eklemlerde şişmeler
  • Nefes darlığı (Diğer organlara yayılmışsa)
  • Kanlı öksürük (Diğer organlara yayılmışsa)
  • Bel ağrısı (Diğer organlara yayılmışsa)
  • Herhangi bir enfeksiyon ya da soğuk algınlığı olmadan haftalar boyu süren ateş

Böbrek Kanserinde Erken Tehşis

Yukarıda sayılan belirtilerin altında başka sebeplerin yatabileceğinin unutulmaması gerekir. Her kanserde olduğu gibi böbrek kanserinde de erken teşhis oldukça önem taşır. Hastalık ne kadar erken saptanırsa hem tedavi süreci o kadar kolaylaşır hem de sağlıklı bir yaşam olanağı ilerlemiş bir safhaya kıyas ile daha çok artar.

Böbrek kanserinde belirtilerin kendisini ileri safhalarda belli ettiğini düşünürsek bir birey böbrek kanseri ise bunu nasıl anlayabilir? Yaşadığımız şu günlerde böbrek kanseri adı verilen bu kötü huylu tümörün tanısı genellikle rastlantısal olarak koyulur. Hastalar hastaneye tamamen başka sebeplerden ötürü gider ve yapılan görüntülemeler sonucu böbrekte kanserli kitle tespit edilir. Hastaya bu tanı sıklıkla ultrasonografi yöntemi ile konulur. Eğer ultrasonografi tecrübeli bir radyolog tarafından yapılmaz ise böbrekteki kitlenin tanısı koyulamayabilir, atlanabilir.

Bilgisayarlı tomografi veya MR filmi ile de böbrek kanseri tanısı koyulabilir. Burada ise çeken kişiye göre sonuçlar değişmediği için rahatlıkla böbrekte bulunan kitle tespit edilebilir.

Tabi ki durum bu raddeye gelmeden hayatınızda birtakım değişikliklere giderek böbrek kanserinin önüne geçebilirsiniz. Özellikle ailenizde böbrek kanseri varsa yaşam pratiklerinize dikkat etmenizi öneririz.

Böbrek Kanserinde Tanı

Tanı genellikle başka sebeplerle yapılan radyolojik tarama sonucu tesadüfen böbrek kitlesinin saptanması ile konulmaktadır. Ancak tümörün iyi ya da kötü huylu olduğunu ayırt ettirecek bir yöntem maalesef henüz mevcut değildir. Dolayısıyla aksi ispat edilene kadar böbrekte saptanan her kitle kanser kabul edilerek ileri incelemelere gidilmek zorundadır. Nadir olarak her iki böbrekte birden fazla kitle olarak kendini gösterebilir.

Hastanın yakınmaları, öyküsü ve doktorun ilk değerlendirme bulguları daha sonra yapılacak araştırmaları belirlemek için çok önemlidir. Tanıda kan ve idrar tetkikleri yapılabilir. İdrar tetkikinde idrar rengini değiştirmeyecek kadar az miktarda da olsa kırmızı kan hücreleri (alyuvarlar veya eritrositler) saptanabilir. Hastalığın komşu yapılarla ilişkisi ve uzak yayılımını değerlendirmek için tanı anında görüntüleme yöntemleri olarak akciğer grafisi, intravenöz piyelografi (IVP), ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi (BT), manyetik rezonans (MR), kemik sintigrafisi, pozitron emisyon tomografisi (PET) yapılabilir.

Böbrek Kanseri Evreleri

Böbrek kanserinin farklı dönemleri vardır. Tümör (kanserli hücre kitlesi) böbrekle sınırlı ve yayılmamışsa lokalize böbrek kanseri olarak adlandırılır. Lokal ilerlemiş böbrek kanserinde tümör böbreğin dışına çevreleyen dokuya doğru büyümüş, venlere, adrenal bezi ve lenf nodlarına uzanmıştır. Uzak lenf nodlarına veya diğer organlara sıçramışsa, metastatik evreye girilmiş demektir.

Böbrek Kanseri İçin Risk Faktörleri

Diğer pek çok kanser türünde olduğu gibi böbrek kanserinin nedeni de henüz tam olarak saptanamamıştır. Böbrek kanserli hastalar üzerinde yapılan çalışmalarda bazı faktörlerin risk oluşturabileceği gözlemlenmiştir. Yüksek tansiyon (hipertansiyon), aşırı kilolu olmak, uzun süre diyaliz tedavisi görüyor olmak gibi faktörlerin böbrek kanserli hastalarda görülebildiği tespit edilmişdir. Böbrek kanseri riski sigara içenlerde içmeyenlere göre iki kat daha fazladır. Sigara bırakılması ile risk zamanla azalır. Ayrıca ailede böbrek kanserli bir akrabanın olması böbrek kanserine yakalanma riskini artırmaktadır. Mesleksel risk faktörü olarak çelik endüstrisi, kurşun endüstrisi, petrol ve gemi sanayi (asbest) çalışanlarında böbrek kanseri riski artmaktadır. Son olarak yüksek yağ ve kalorili diyet riski artırmaktadır.

Böbrek kanserinin sebeplerini saptamak genellikle zordur. Genel risk faktörleri sigara ve obezitedir. Birinci derece akrabasında böbrek kanseri olanlar ve yüksek kan basıncı olanlar da risk altındadır. Hayatımızdaki tedbir amaçlı bazı değişiklikler, en önemlisi sigaranın bırakılması ve ideal kilonun korunması böbrek kanseri gelişme riskini azaltabilir.

Lokal ilerlemiş böbrek kanseri

Eğer lokal ilerlemiş böbrek kanseri tanısı aldıysanız, doktorunuz size radikal nefrektomi veya embolizasyon tedavisini önerebilir. Her iki prosedürün de kendine özgü avantaj ve dezavantajları bulunmaktadır. Tedavinin seçimi sizin bireysel durumunuzla ilişkili olarak belirlenecektir

Lokal ileri böbrek kanseri nedir?

Lokal ilerlemiş böbrek kanseri, tümörün böbreğin etrafındaki kan damarları, doku, organ ve lenf bezlerine yayılması anlamına gelmektedir. Evre III veya IV olarak adlandırılabilir ve tümörün ne kadar uzağa yayıldığını göstermektedir.

Böbrek Kanserinde Kişiye Özel Tedavi Belirlenmesi

Lokal ilerlemiş böbrek kanserlerinin en yaygın tedavisi, tümör içeren böbrek dokusunun cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Lokal ilerlemiş böbrek kanserleri, radikal nefrektomi olarak isimlendirilen ameliyat ile tedavi edilebilir. Bu işlemin açılımı, tümör içeren böbrek dokusu ve etrafındaki dokuların çıkarılması şeklindedir. Radikal nefrektomi, açık veya laparoskopik olarak yapılabilmektedir. Şayet cerrahi imkansız veya çok riskli ise embolizasyon düşünülebilir.

Aşağıdakiler tedavi planınız esnasında doktorunuzla konuşmanız gereken konu başlıklarıdır:

  • Tıbbi özgeçmişiniz
  • Böbrek fonksiyonlarınız
  • Tek böbrekli kaldığınızda neler olacak
  • Ailenizde böbrekleriyle ilgili hastalığı olma durumu
  • Hastanenizde uygulanabilen tedavi seçenekleri
  • Doktorunuzun tecrübesi.
  • Sizin kişisel tercih ve değerleriniz
  • Tedavi esnasında ve sonrasında destek hizmetleri
  • Tek böbreğinizde veya her iki böbreğinizde bir veya birden fazla tümör varsa ne olacak

Böbrek Kanserinde Tedavi Yöntemleri

Böbrek tümörünün tedavisine hastanın yaşı, genel sağlık durumu ve kanserin yaygınlığına göre karar verilir. Böbrek kanserlerinde uygulanan farklı tedavi yöntemleri bulunmaktadır. Erken evre kanserlerde tümörün cerrahi olarak çıkarılması altın standarttır.

Böbrek Kanserinde Cerrahi:

Ameliyat yapılarak böbreğin çıkarılması nefrektomi olarak adlandırılır ve böbrek kanserlerinde standart tedavi yöntemlerindendir. Kanserin evresi, büyüklüğü ve sayısına göre değişmek üzere ya böbrek, böbrek üstü bezi ve etrafındaki tabakaları ile birlikte tamamen çıkartılır (ki buna da radikal nefrektomi denir) ya da kısmi olarak yalnızca tümörün çıkarılması (parsiyel nefrektomi) uygulanabilir.


Diğer böbrek sağlıklı ise hastalıklı böbreğin alınması hastanın sağlığı açısından her hangi bir sorun yaratmaz. Nefrektomi klasik olarak açık ameliyatla yapılır. Fakat son dönemlerde kapalı yöntem denen laparoskopi kullanılarak da nefrektomi yapılabilmektedir. Çıkarılan örnekler patolojik olarak incelenir ve tümörün cinsi, karakteri ve yayılım derecesi belirlenir. Bu, hem tanıyı kesinleştirir hem de yayılım hakkında bilgi verir. Erken evrede kanser böbreği saran kılıf içinde sınırlıdır. Bu durumda başka ek bir tedaviye ihtiyaç kalmaz. Eğer tümör böbrek kılıfın dışına çıkmışsa ya da başka yerde de mevcutsa cerrahi sonrası ek bir tedavi gerekecektir. 


Böbrek Kanserinde Radyoterapi (Işın tedavisi):


Vücut dışından gelen yüksek enerjili ışınlar ile kanser hücrelerinin öldürülmesi amaçlanan bir tedavi yöntemidir. Bölgesel bir tedavi yöntemidir. Işın tedavisi böbrek kanseri tedavisinde sınırlı role sahiptir, ilk tedavi olarak önerilmez. İleri böbrek kanserli bazı hastalarda radyoterapi kemik tutulumuna bağlı ağrı gibi diğer bulguları gidermeye yönelik olarak uygulanabilmektedir.

Böbrek Kanserinde Kemoterapi:


Kanser hücrelerini öldürmek amacıyla kullanılan ilaçlardan bir kısmına verilen isimdir. Tek ilaç veya birkaç ilaç birlikte kullanılır. Böbrek kanserlerinde kemoterapinin etkisi sınırlı ve tartışmalıdır. Yaygın ve uzak yayılımı olan hastalarda kullanılabilir.

Böbrek Kanserinde Biyolojik Tedavi (immünoterapi):


Kansere karşı hastanın bağışıklık sistemini kullanan tedavi yöntemidir. İnterferon ve interlökin-2 adlı ilaçlar dışarıdan vücuda verilmek suretiyle vücudun savunma sisteminin güçlendirilmesi amaçlanmaktadır. Yan etki olarak kas ağrısı, halsizlik, dikkat kaybı, ateş, kusma ve ishale neden olabilir. Hastalar genelde kendilerini çok yorgun hissederler. Bazılarında deri dökülmesi olur. Bu problemler çok ciddi olabilir ama tedavi bitiminde bu etkiler kaybolur. 


Böbrek Kanserinde Hormon Tedavisi:

İlerlemiş böbrek kanserlerinde kullanılır. Progesteron böbrek kanserinde en sık kullanılan hormondur. Tedavi edici değil sıklıkla yakınmaları geçici olarak azaltmak amacıyla kullanılır. Kilo değişiklikleri, terleme ve su kaybı görülen yan etkilerdir. 


Böbrek Kanserinde Hedefe Yönelik Tedaviler:


Son yıllarda popüler olan bir tedavi yöntemidir. Sadece yaygın böbrek kanserli hastalarda kullanılabilir. Kanserli hücreler özellikle hedef alınmakta ve diğer hücrelere zarar verilmemektedir. Kanser hücresinin büyümesi ve çoğalmasını tetikleyen mekanizmalar vardır. Bu mekanizmaların tamamı bilinmemektedir. Ancak bilindiği kadarı ile kanserleşmeye sebep olan moleküllerin susturulmasına yönelik ilaçlar geliştirilmiştir. Bu moleküller hücre içi haberleşmeden sorumlu sinyal proteinleri ve büyüme faktörleridir. Hedefe yönelik tedavilerden Sunitinib ve Sorafenib dünyada yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu ilaçların etkinliği halen elimizde bulunan ve kullanılan interferon ve interlökin-2 gibi biyolojik ilaçlardan daha iyidir.


Ayrıca tümöre özgü yeni küçük damar oluşumunun (anjiogenesis) engellenmesi sağlanarak tümörün öldürülmesi amaçlanmaktadır. Kanserin yaşaması ve büyümesi amacıyla yeni damar gelişimi önemlidir. Bevasizumab denilen bir ilaç sayesinde tümörün yeni damar yapması engellenerek beslenme bozukluğu sonucu kanserin küçülebildiği gösterilmiştir. Standart tedavilere cevapsız ve yaşam süresi bakımından ümitsiz hastalarda deneysel tedavi yöntemleri uygulanmaktadır. Aşı tedavisi hastalara tümöre karşı oluşan bağışıklık sistemini uyarıcı bir madde verilmesi esasına dayanan yöntemdir. Yine temelde hasta kişinin bağışıklık sistemini aktif hale getirme prensibi söz konusudur. Ayrıca başka bir kişiden (allojeneik) kemik iliği nakli ile başarı elde edilmiş hastalar vardır. Ancak bu yöntem henüz yaygın kabul ve kullanım alanı bulamamıştır.

Böbrek Kanserinde Tedavi Yan etkileri

Tedavinin yan etkileri Kanser tedavisinin yan etkileri tedavinin cinsine, süresine ve hasta ile ilgili kişisel faktörlere göre değişir. Nefrektomi büyük bir cerrahi operasyondur. Operasyondan sonra hasta ağrı ve rahatsızlık duyulabilir. Ancak erken evrelerde yakalanan hastalarda tam şifa elde edilebilmesi nedeni ile olası rahatsızlıklar göze alınabilir. Biyolojik tedavinin yan etkileri türüne göre değişir. Bu tedaviler grip benzeri şikayetler, kas ağrısı, halsizlik, dikkat kaybı, ateş, kusma ve ishale neden olabilir. Hastalar genelde kendilerini çok yorgun hissederler. Bu problemler çok ciddi olabilir ama tedavi bitince bu etkiler kaybolur.

Kemoterapinin yan etkileri verilen ilaçlara göre değişir. Genellikle kanser ilaçları, hızla büyüyen kan hücrelerini etkiler ve saç dökülmesine sebep olur. Diğer ciddi yan etkileri arasında halsizlik, yorgunluk, bulantı, kusma, bağışıklık sisteminin bozulması, kan hücreleri üzerine olan yan etkileri sayılabilir. Bazı hastalarda iştahsızlık, bulantı, kusma, ağız yaraları ve tat değişikliği kilo kaybına neden olabilir.

Böbrek Kanserinden Korunma Yolları

  • Sigara içmemeli
  • Sigara içilen ortamlardan uzak durulmalı
  • Alkol tüketilmemeli
  • Kızartma ağırlıklı bir beslenme düzeni olmamalı
  • Yoğun radyasyondan uzak durmalı
  • Fazla kilolardan kaçınılmalı
  • Ayrıca uzun süre diyalize girmekde Böbrek kanserini tetikleyebilir

Kompozisyon nedir, kısaca tanımı, Kompozisyonun giriş, gelişme ve sonuç bölümleri nasıl yazılır, kompozisyon hakkında bilgiler.

Kompozisyon nedir, kısaca tanımı, Kompozisyonun giriş, gelişme ve sonuç bölümleri nasıl yazılır, kompozisyon hakkında bilgiler.

112 Acil Servis Nedir, 112 Acil Servis neye yarar, görevleri nelerdir, 112 Acil Servisin kısaca tanımı.

112 Acil Servis Nedir, 112 Acil Servis neye yarar, görevleri nelerdir, 112 Acil Servisin kısaca tanımı.

112 Acil Servis Nedir, Ne İşe Yarar, Kısaca Tanımı Görevleri

Vücudumuzda ki herhangi bir organ yada dokudaki hücrelerin düzensiz olarak bölünmesi ve ardından çoğalmasıyla ortaya çıkan kötü urlara kanse...

Vücudumuzda ki herhangi bir organ yada dokudaki hücrelerin düzensiz olarak bölünmesi ve ardından çoğalmasıyla ortaya çıkan kötü urlara kanser denir. Bu yazımızda kanser nedir, nasıl oluşur, belirtileri nelerdir, tedavisi nasıl yapılır, kanser türleri hangileridir kaç çeşit kanser türü vardır, tedavi yöntemleri nelerdir gibi soruların cevabını, başlıklar altında kısaca ama genel olarak uzun ve detaylı bir şekilde, anlatmaya çalışacağız.

Kanser Nedir Nedenleri Belirtileri Tedavisi, Kanser Hakkında Herşey

Kanser Sayfa İçeriği

Kanser Nedir?

Kanser, tıbbi açıdan, vücudumuzun çeşitli bölgelerindeki hücrelerin kontrolsüz çoğalması ile oluşan 100'e yakın hastalık grubunun genel ismidir.

Çok çeşitli kanser tipleri vardır ve hepsi hücrelerin genetiğinde bozulma yaşanarak anormalleşmesi ve bu anormalleşen hücrelerin kontrol dışı çoğalması ile başlar. Tedavi edilmediği takdirde ciddi rahatsızlıklara, hatta ölüme bile sebep olabilir.

Kanser (cancer) terimi, tıb denince akla ilk gelen Yunan fizikçi Hippocrates (MÖ 460-370) tarafından oluşturulmuştur. Hippocrates carcinos ve carcinoma terimlerini ülser oluşturan ve ülser oluşturmayan tümörler için kullanmıştır.

Kanser Nasıl Oluşur?

Vücudumuzda bulunan normal hücreler bölünebilme yeteneğine sahiptirler. Fakat, kas ve sinir hücrelerinde bu özellik yoktur. Bu yeteneklerini ölen hücrelerin yenilenmesi ve yaralanan dokuların onarılması amacıyla kullanırlar. Yaşamımızın ilk yıllarında hücreler daha hızlı bölünürken, erişkin yaşlarda bu hız yavaşlar.

Normal hücreler kanser hücresine nasıl dönüşür?

Fakat hücrelerin bölünebilme yetenekleri sınırlıdır, sonsuz değildir. Her hücrenin ömrü boyunca belli bir bölünebilme sayısı vardır. Sağlıklı bir hücrenin ne kadar bölüneceğini ve ne zaman ölmesi gerektiğini bilmesine apoptosis, yani hücrenin programlı ölümü denmektedir.

Normal şartlarda vücudumuzun sağlıklı ve düzgün bir şekilde çalışması için hücrelerin büyümesi, bölünmesi ve daha çok hücre üretmesine gereksinim vardır. Bazen buna rağmen süreç doğru yoldan sapar, yeni hücrelere gerek olmadan hücreler bölünmeye devam eder. Bilincini kaybetmiş kanser hücreleri, kontrolsüz bölünmeye başlar ve çoğalırlar. Fazla hücrelerin kütleleri bir büyüklük veya tümör oluştururlar.

Hücrelerin çekirdeğinin içinde, hem hücrenin, hemde organizmanın genetik bilgisinin saklandığı elektron mikroskopu ile de görüntülenebilen DNA olarak adlandırılan mikroskopik iplikçikler mevcuttur.

DNA hücrenin normal fonksiyonlarını görmesi için gereklidir. DNA iplikçiğindeki hasardan dolayı kanser hücreleri oluşur. Hücrenin normal yaşam siklusunda DNA hasarı olsa da hücre ya bunu onarır ya da ölür. Kanserli hücrelerde hasarlanmış DNA onarılamaz ve kontrolsüz çoğalma başlar. DNA'ın hasar görmesine kimyasallar, virüsler, alkol ve tütün ürünleri yada aşırı güneş ışını vb. gibi etkenler sebep olabilir.

Tümör nedir, iyi huylu ve kötü huylu tümör ne demektir?

Kanser hücrelerinin birikerek oluşturduğu kitlelere tümör denir. Tümörler iyi huylu veya kötü huylu olarak ikiye ayrılır.

İyi huylu tümörler

İyi huylu tümörler kanser değildir, çünkü vücudun diğer taraflarına yayılmazlar ve hayati risklere çok fazla sebep olmazlar. Bunlar genellikle alınırlar ve çoğu zaman tekrarlamazlar.

Kötü huylu tümörler

Kötü huylu tümörler kanserdir. Kötü huylu tümörlerdeki hücreler anormal hücrelerdir. Kontrolsüz ve düzensiz bölünürler. Bu tümörler normal dokuları sıkıştırabilirler, içine sızabilirler ya da tahrip edebilirler.

Metastaz Nedir?

Eğer kanser hücreleri oluştukları tümörden ayrılırsa, kan ya da lenf dolaşımı aracılığı ile vücudun diğer bölgelerine gidebilirler. Gittikleri yerlerde tümör kolonileri oluşturur ve büyümeye devam ederler. Kanserin bu şekilde vücudun diğer bölgelerine yayılmasına metastaz denir.

Kanserin Nedenleri Nelerdir?

Çok ilginç ama henüz kanserin kesin sebebi bilinmemektedir. Bilinen sadece ne şekilde olduğu ve nelerin kanser olma riskini yükseltiğidir.

Kanserin dış etkenleri %85'lik kısmı oluşturur: Sigara, alkol, kimyasal maddeler, radyasyon, bazı enfeksiyonlar, sağlıksız beslenme, hava kirliliği, hareket azlığı ve fazla kilolu olmak vb. etkenler.

Kanserin iç etkenleri %15'lik kısmı oluşturur: Kalıtsal nedenler, değişimler, bağışıklık yetersizlikleri, hormonal ve metabolik bozukluklar vb. etkenler.

Kanser olma riskini artıran başlıca etkenleri çeşitli başlıklar altında inceleyelim.

Kanserin genel nedenleri:

  • Bazı virüsler,
  • Hava kirliliği,
  • Bazı kimyasal maddeler,
  • Sigara ve alkol kullanımı,
  • Radyasyona maruz kalma,
  • Düzensiz beslenme alışkanlığı,
  • Yetersiz beslenme alışkanlığı,
  • Düzensiz uyku alışkanlığı,
  • Ailevi yatkınlıklar,
  • Hormonal dengesizlikler,
  • Gıdalardaki katkı maddeleri,
  • Uzun süre güneş ışığına maruz kalma,
  • Aşırı dozda röntgen ışınına maruz kalma,
şeklindedir. Bu faktörlere maruz kalanların kesinlikle kanser olması gibi bir durum söz konusu değildir. Hatta bu faktörlerden bir çoğuna maruz kaldığı halde kansere yakalanmayan kişilerde olabilir. Yada kanser olduğu kesinleşen hastalardan bazıları bu etkenlerin hiç birisine maruz kalmamış bile olabilir.

Kanserin kişisel nedenleri:

  • Stres: Birçok dokuda tümör oluşumu
  • Yüksek tansiyon: Meme ve kolon kanseri
  • Erkekte temizliğe uymama: Penis kanseri
  • Kadınlarda rastgele cinsel ilişkide bulunmak: Rahim ağzı
  • Yaş: 55 yaşın üstünde olmak: Çeşitli kanser türleri
  • Hareketsiz yaşam tarzı: Meme, kolon, diğer yerleşimler.
  • Erkek homoseksüel ilişkisi: Kaposi sarkomu, anüs ve dil kanseri
  • Ümmin sistem (bağışıklık sistemi) yetersizliği: lenfoma ve karsinoma kanseri

Kansere neden olan virüsler, bakteriler:

  • T gözeli lösemi virüsü: Lösemi kanseri
  • Helicobacter pylori: Mide kanseri
  • Hepatit B ve C virüsü: Karaciğer kanseri
  • HP virüsü: Döl yolu ağzı, daha nadir olarak ağız, dil, gırtlak

Kansere neden olan çevresel etmenler:

  • Güneş ışığı: Cilt kanserleri
  • Mekanik darbeler: Kemik ve yumuşak doku tümörleri
  • Isı: Deri, yumuşak doku, yemek borusu ve yutak kanserleri
  • Radyasyon: Lösemiler, akciğer, boğaz-yutak, yemek borusu, mide bağırsak, deri, tiroit kanserleri ile yumuşak doku tümörleri

Kanserin Türleri Çeşitleri Nelerdir?

Bir çok kanser türü vardır. Kişiye ve bölgelere göre değişiklik göstermekle beraber, en sık görülen başlıca kanser türleri aşağıdaki gibidir.
  • Akciğer Kanseri
  • Anal Kanal Kanseri
  • Baş ve Boyun Kanserleri
  • Böbrek Kanseri
  • Cilt Kanseri
  • Cilt (Melanom) Kanseri
  • Dudak Kanseri
  • Hipofarinks (Yutak)
  • İnce Bağırsak Kanseri
  • Kalın Bağırsak (Kolorektal) Kanseri
  • Kan (Lösemi) Kanseri
  • Karaciğer Kanseri
  • Larinks (Gırtlak)
  • Meme Kanseri
  • Mesane Kanseri
  • Mide Kanseri
  • Oral Kavite Kanseri
  • Over (Yumurtalık) Kanseri
  • Özefagus (Yemek Borusu) Kanseri
  • Prostat Kanseri
  • Pankreas Kanseri
  • Rahim (Endometrium) Kanseri
  • Rahim Ağzı (Serviks) Kanseri
  • Safra Yolu Kanseri
  • Safra Kesesi Kanseri
  • Tükrük Bezi Kanseri

Kanserin Belirtileri Nelerdir?

Kanser hastalığının tedavisi, özellikle erken evrede tesbit edildiğinde çok daha başarılı olmakta. Fakat kanserin erken evre belirtileri çok daha az olması ve kanserin türüne göre belirtiler değişiklik gösterdiğinden dolayı, başka hastalıklarla karıştırıla bilmekte ve bizzat hasta tarafından çokta ciddiye alınmamaktadır. Bu durum erken tanı şansını azaltarak, hastalığın tedavisini zorlaştırıyor ve tedavi sürecini uzatıyor, hatta bazen tedavinin başarısızlıkla sonuçlanmasına neden oluyor.

Kanserin türüne ve evresine göre bir çok belirtisi vardır. Aşağıda sayacaklarımız bunların başlıcaları olmakla birlikte sadece bazılarıdır.

Kanserin Belirtileri: İştahsızlık ve nedensiz kilo kaybı

İştah kaybı veya özellikle son 6 ay içinde belli bir nedeni olmadan vücut ağırlığının %10’undan fazlasının kaybedilmesi, kanserin en yaygın belirtilerindedir. Ani kilo kaybı özellikle; pankreas, mide, gırtlak, akciğer veya ilerlemiş diğer tüm kanserlerde görülebilir. İştahsızlık ve ani kilo kaybı, kanser haricinde, guatr ve diyabet gibi hastalıkların da belirtisi olabilir.

Kanserin Belirtileri: Göğüs ağrısı ya da kronik öksürük

Bronşit ve öksürük, akciğer tümörleri ya da lösemi gibi çok hayati kanser çeşitlerinin belirtisi olabilir. Akciğer kanserine yakalanmış bazı hastalar, kollarına ve omuzlarına doğru yayılan bir göğüs ağrısı hissettiklerini belirtirler.

Kanserin Belirtileri: İnatçı yüksek ateş

Herhangi bir soğuk alınlığı veya gribal enfeksiyon gibi durumlar dışında aniden meydana gelen ve tüm müdahalelere rağmen bir türlü geçmeyen inatçı ateş, lösemi, hodgkin ve hodgkin olmayan lenfomanın önemli belirtileri arasında bulunmaktadır. Lösemi, vücudun enfeksiyonlarla savaşma yeteneğini çökertir.

Kanserin Belirtileri: Giderek artan yorgunluk hissi

Dinlenme ihtiyacının artması ve hareket halindeyken daha çabuk yorulma veya zorlanma gibi durumlar özellikle kansızlığa neden olan lösemi başta olmak üzere bazı kanser türlerinin belirtisi olabilir. Yorgunluk belirtisi, kanser haricinde, uyku düzensizliği, kalp sorunları, diyabet, fibromyalji ve iltihaplı eklem hastalıkları sebebiyle de görülebilir.

Kanserin Belirtileri: Kolay morarma

Vücudumuzda kolay görülen morarmalar, kırmızı kan hücrelerinde bir anormallik olduğunu gösterir. Bu durum, lösemi belirtisi olabilir.

Kanserin Belirtileri: Nefes darlığı veya hırıltı

Nefes almada konusunda güçlük çekmek, akciğer kanserinin ilk belirtilerindendir. Mutlaka doktora başvurulmalıdır.

Kanserin Belirtileri: Vücudumuzun bazı yerlerinde kanama görülmesi

Bir darbeye veya kazaya maruz kalmaksızın, vücudumuzda oluşan morluklar, küçük kırmızılıklar şeklinde olan cilt ve ağız içi kanamalar löseminin önemli belirtileri arasında sayılabilir.

Kanserin Belirtileri: İyileşmeyen yara ve deri değişiklikleri

Deride değişik renkteki asimetrik lekelerin görülmesi ya da vücutta önceden mevcut olan benlerin büyümesi, renk değiştirmesi cilt kanserinin en tehlikeli türü olan melanomanın belirtisi olabilir. Yaranın geç iyileşmesi, aynı zamanda diyabet göstergelerinden biridir.

Kanserin Belirtileri: Yutkunma güçlüğü ve kronik ses kısıklığı

Yutkunmada zorluk ve uzun süre geçmeyen ses kısıklığı, özellikle yemek borusu ile gırtlak kanserlerinin belirtisi olabilir.

Kanserin Belirtileri: İdrarda veya dışkıda kan görülmesi

İdrarda kan görülmesi hastalar tarafından idrar yolu enfeksiyonu ya da böbrek taşı hastalığının belirtisi olarak düşünülebilir. Ancak bu belirti böbrek veya idrar kesesi tümörünün habercisi de olabilir. Hemoroid belirtileri ile karıştırılabilen dışkıda kan görülmesi de kolon kanserinin belirtisi olabilir.

Kanserin Belirtileri: Nedeni bilinmeyen ağrılar

Vücutta başlayan nedensiz ve geçmeyen ağrılar tümör habercisi olabilir. Ağrıların şiddeti, tümörün oluştuğu yere göre değişebilir.

Kanserin Belirtileri: Vücutta oluşan şişlikler

Vücudun çeşitli yerlerinde oluşan şişlikler birçok kanser türünün belirtisi olabilir. Ayrıca fark edilen şişlikler kanserin ilk evresinin habercisi olabileceği gibi son evre göstergesi de olabileceği unutulmamalıdır.

Kanserin Belirtileri: Huzursuzluk veren şikayetler

Sürekli devam eden, kişiye huzursuzluk veren ve nedeni bilinmeyen şikayetlerin mutlaka kanser ile ilişkisi araştırılmalı, doktora başvurma konusunda zaman geçirilmemeli ve gerekirse ileri tetkikler yaptırılmalıdır.

Kanserin Belirtileri: Öksürük ve horlama

İnatçı ve geçmeyen öksürük akciğer kanserinin horlama ise gırtlak (larinks) kanserinin ilk belirtileri olabilir.

Kanserin Belirtileri: Ben ve siğillerdeki değişiklikler

Vücudumuzda yıllardır mevcut olan bir ben veya siğilde şekil, boyut veya renkte yeni ortaya çıkan bir değişiklik durumunda hemen bir doktora müracaat edilmelidir. Zira melanom denilen cilt tümörlerinde erken teşhis ile tedavi şansı artmaktadır.

Kanserin Belirtileri: Memede veya vücutta hissedilen kitleler

Özellikle meme, testis, lenf bezi veya yumuşak doku tümörleri cilt altında bir yumru veya şişlik ile hissedilebilir.

Kanserin Belirtileri: Dışkı ya da idrar yapma alışkanlığında değişiklikler

Uzun süren kabızlık, ishal veya dışkı boyutunda değişiklik kalın bağırsak kanserinin ilk belirtisi olabilir. İdrar yaparken sancı, idrarda kan görülmesi veya idrar yapma sıklığının değişmesi prostat veya idrar torbası (mesane) kanserinin ilk belirtileri olabilir.

Kanserin Tıbbi Tedavi Yöntemleri

Günümüzde kanser tedavisinde etkili olan ana yöntemler; cerrahi, kemoterapi, ve radyasyon tedavisidir. Ancak kanserin türüne ve evresine göre ara ve destek anlamında diğer tedavi yöntemleride mevcuttur.

Evreleme

Evreleme dönemi kanser tedavisi için çok önemlidir, çünkü kanser tedavisi kanserin evresine göre değişmektedir.

Evreleme kanserin nerede yerleştiğinin, nerelere yayıldığının ya da vücutta diğer organları etkilenip etkilenmediğinin belirlenmesidir. Bunun için tanı metodları kullanılır. Evrelemenin tamamlanması için tüm testlerin yapılması zorunludur.

Kanserin türüne göre, farklı evre tanımlamaları vardır.Şu anda çeşitli evreleme sistemlerinden en yaygın olarak kullanılanı AJCC (Amerikan Kanser Komitesi) tarafından hazırlanmış TNM evreleme sistemidir. TNM T(tümör), N(nod=lenf nodu) ve M(metastaz) kısaltmasıdır.

Kanserin evresini belirlemek için üç faktöre bakılır. İlk tümörün büyüklüğü nedir ve nerede yerleşmiştir?(Tümör, T) Tümör lenf nodlarına yayılmış mıdır?(Nod=N) Kanser vücudun diğer bölgelerine yayılmış mıdır(metastaz yapmış mıdır)?(M=metastaz)

Biyolojik Tedavi

Vücudumuzun kendi bağışıklık sistemini ve savunma mekanizmalarını kullanarak kanserle savaşma yöntemidir.

Biyolojik tedavi immünoterapi olarak da bilinir. İnterferon ve koloni stimülan faktör gibi biyolojik ajanlar vücudumuzun savunma mekanizmalarını onarırlar. Araştırıcılar monoklonal antikorlar ve aşılar gibi özel biyolojik tedaviler de geliştirmektedirler.

Monoklonal antikorlar laboratuvar ortamında üretilmiş, kanser hücre yüzeylerinde belli alanlara bağlanan maddelerdir. Kanser hücre yüzeyine bağlandıklarında hücrede fonksiyon gören proteinlerin sentezini etkiler.

Mesela trastuzumab meme kanseri hücrelerinde aşırı miktarda üretilen HER2/neu proteinine bağlanır, kanser hücrelerinin büyüme ve bölünmesini önler. Kanser tedavisinde kullanılan diğer monoklonal antikorlar cetuximab (Erbitux), rituximab (Rituxan), ve bevacizumab (Avastin) dir.

Kanser aşıları vücudun immün sistemini etkileyerek kanser hücrelerini tanımalarını sağlarlar, kanser aşıları üzerinde klinik araştırmalar devam etmektedir. Ancak halen çok deneysel bir tedavi yöntemidir.

Kemoterapi

Kemoterapi, ilaç yoluyla tümörün tedavi edilmesine denir. Cerrahi ve ışın tedavisi ile birlikte tümör tedavisinin çok önemli bir parçasıdır. İlgili bilim dalı Medikal Onkoloji diğer adıyla Tıbbi Onkoloji'dir. Bu alanda çalışan ve tedaviyi uygulanan doktora Medikal Onkolog (Tıbbi Onkolog) denir ve tümör tedavisi konusunda ayrı bir uzmanlık alanıdır.

Kemoterapi tedavisi, tümörü tamamen yok etmek ve hastayı iyileştirmek, tümörün yayılmasını engellemek, tümörün büyümesini durdurmak veya yavaşlatmak, tümörün sebep olduğu belirtileri yok etmek üzere 4 ayrı amaçla yapılır.

Kemoterapi yoluyla tümör hücreleri öldürülür veya tümörün büyümesi durdurulmaya çalışılır. Bazen tek, bazen birkaç ilaç çeşitli yollarla verilerek uygulanır.

Kemoterapi yapacak ekipte tümör cerrahisi ile ilgili uzman cerrah, ışın tedavisi (radyoterapi) ile ilgili radyasyon onkoloğu, kemoterapi ve hasta bakımı (destek tedavisi) ile ilgili medikal onkolog bulunmalıdır.

Kemoterapi, bazı tümörlerde tek tedavi yöntemi olmakla birlikte, bazı tümörlerde de diğer tedavi yöntemleri ile (cerrahi ve radyoterapi) peş peşe veya eş zamanlı olarak uygulanır.

Hedefe Yönelik Tedavi

Hedefe yönelik tedavi adı verilen yöntemlerde, bizzat kanser hücresi hedeflenir. Böylece hem etkili bir tedavi yapılır hem de yüksek başarı oranı elde edilir. Kemoterapi ilaçlarının aksine sağlıklı hücreleri etkilemeden sadece kanser hücrelerini öldürür.

Yeni geliştirilen ve dünyada kabul gören bu ilaçlar, Türkiye’de de özellikle; meme, akciğer, kolon, yumurtalık kanseri, prostat kanseri ve melanom tedavisinde kullanılmaktadır. Kişinin tümör hücreleri hedefe yönelik ilaca uygunluk açısından test edilerek, hastanın bu tedaviden maksimum yarar sağlaması mümkünse hedefe yönelik ilaç tedavisine başlanmaktadır.

Mesela; meme kanseri hücrelerinde Her-2 reseptörü pozitif, akciğer kanserinde EGFR ve ALK gen mutasyonu var ve kolon kanserinde K-RAS mutasyonu yok ise bu ilaçlardan hasta açısından uygun olanları tercih edilerek kullanılmaktadır. Uygun olmayan hastalarda ise bu ilaçlar, tedavi başarısı üzerinde olumsuz etkiye neden olmaktadır.

Palyatif Tedavi

Kanser hangi evresinde olursa olsun, Palyatif tedavide amaç kişinin kendini mümkün olduğunca iyi hissetmesini sağlamaktır.

Palyatif tedavi fiziksel, ruhsal, psikolojik ve kişinin sosyal ihtiyaçlarına yönelik olabilir. Palyatif tedavi, küratif tedaviyle aynı anda devam edebilir.

Palyatif tedavide beş amaç vardır:

Kişinin ruhsal ihtiyaç ve endişelerinin giderilmesi, Kişinin psikolojik ihtiyaçlarının ve depresyonun tedavisi, Ağrı ve kansere ya da tedaviye bağlı diğer bulguların tedavisi, Kişinin sosyal ve mali ihtiyaçlarının ve ulaşım gibi temel ihtiyaçlarının giderilmesi, Hastanın ölümünden sonrada hasta yakınları, hastanın arkadaşları ve bakıcılara desteğin sağlanmasıdır.

Hormonal Tedavi

Meme ve Prostat kanseri gibi bazı kanserler vücutta hormon olarak adandırılan bazı maddelerin varlığında büyüyüp gelişirler.

Hormonal tedavi vücuttaki hormon miktarını değiştirerek meme, prostat kanseri ve üreme sistemi kanserlerinin tedavisine yardımcı olur. Mesela tamoksifen vücuttaki östrojen miktarını azaltır ve hormona duyarlı meme kanserinin tedavisinde kullanılır.

Hormonal tedavinin de maalesef potansiyel bazı yan etkileri bulunmaktadır, çoğunlukla tedavinin tamamlanmasıyla bu yan etkilerde ortadan kalkar. Yan etkiler kullanılan ilaca göre erkek ve kadında değişiklik gösterir.

Radyasyon Tedavisi

Radyasyon tedavisi, radyoterapi olarakta adlandırılır. Bu tedavi yöntemi kanser hastalarına, Wilhelm Conrad Röntgen'in 1895’de X ışınını keşfinden hemen sonra uygulanmaya başlamıştır. Günümüze dek fizik ve bilgisayar teknolojisindeki gelişmelere paralel olarak gelişmiş ve son yıllarda modern radyasyon tedavi yöntemleri geliştirilmiştir.

Radyasyon tedavisi, Radyasyon Onkolojisi Kliniklerinde kanserli hastalarda tek yöntem olarak uygulanabildiği gibi, cerrahi ve kemoterapi ile beraber aynı anda ya da ardışık olarak uygulanabilir. Toplamda kanserli hastaların %52’sine kanser tedavisinin bir aşamasında radyasyon tedavisi uygulanmakta.

Radyasyon tedavisi veya daha bilinen adıyla radyoterapi, hastanın Radyasyon Onkolojisi uzmanı tarafından değerlendirilmesi ve uygulanmasına karar verilmesiyle başlar. Simulasyon işlemi sonrasında, radyasyon konusunda yetişmiş Fizik mühendislerinin de katılımıyla planlama ve fizik hesapları yapılır. Uygulama uzman doktor ve fizik mühendislerinin kontrol ve gözetiminde radyasyon teknikerleri tarafından yapılır.

Radyoterapide iyonizan radyasyon kullanılır. Amacı kanserli hücreleri yok etmek ve tümörü küçültmektir. Radyasyondan etkilenebilecek normal dokuların minimum düzeye indirilmesini sağlamak, planlamanın temel amaçlarındır.

Cerrahi Tedavi

Bu tedavi yöntemi, cerrahi müdahaleler ile kanserli dokunun vücuttan çıkartılması şeklindedir.

Pek çok kanser türünde cerrahi tedavi uygulanan ilk yöntemdir ve bazı kanserlerde cerrahi tedavi ile şifa sağlanabilir.

Cerrahi tedavi, aynı zamanda tanının doğrulanması(biyopsi), evreleme, yan etkilerin ve ağrının azaltılmasında da kullanılan bir tedavi yöntemidir.

Günümüzde bazı cerrahi tedaviler, günübirlik özel klinik veya doktor ofislerinde, çoğu da hastanelerde uygulanmaktadır.

Cerrahi tedavinin yan etkileri, cerrahinin tipine ve hastanın tedavi öncesi genel sağlık durumuna göre değişmektedir.

En çok görülen yan etki, hastaların bir çoğunda kolaylıkla tedavi edilebilen ağrıdır.

Kanserin Doğal Tedavi Yöntemleri

Alternatif tıp olarakta adlandırılan bu yöntemde de, mutlaka tedaviden önce doktora danışılmalıdır.

Kanser tedavisinde bilimsel açıdan deneylenmemiş ve kanıtlanmamış, fakat halk arasında muteber yöntemlerde vardır. Bu yöntemler, genellikle hasta yakınlarının hata için bir şeyler yapmak istemesi üzerine uygulanır. Hatta bunların bazıları bizzat doktorlar tarafından da tıbbi tedaviyi desteklemek açısından tevsiye edilebiliyor.

Örneğin, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Canfeza Sezgin’in "Hangi Kansere Hangi Bitki?" isimli bir kitabı bulunmaktadır.

Bu kitaptan bazı bilgileri tanıtım amacıyla, alfabetik sıraya göre paylaşıyoruz. Tamamı için kitabı satın alabilirsiniz.

Hangi Kansere Hangi Bitki?

Aloe veranın, hücre, hayvan ve insan çalışmalarında bağışıklık sistemini düzenleyici etkilerinin bulunması nedeniyle cilt kanserlerinden korunmada yararlı olabileceği düşünülüyor.

Arı poleni, akciğer, beyin, kalın bağırsak, lösemi, malign, melanom, meme ve prostat kanserinde etkili. Ayrıca akciğer kanserine karşı koruyucu.

Biberiye, akciğer, cilt, kalın bağırsak, lösemi ve meme kanserine karşı koruyucu.

Karayılan otu, prostat kanserinin tedavisinde etkili.

Brokoli, idrar yolları ve idrar torbası, kalın bağırsak ve meme kanserleri ile mücadelede etkili aynı zamanda bu kanserlere karşı da koruyucu.

Buğday çimi, meme kanserinde etkili olmakta.

Cezayir menekşesi, çeşitli organ kanserleri, lenfoma ve löseminin tedavisinde yardımcı. (Ancak, doktor kontrolü dışında kullanılmaması gerekir. Zararlı yan etkiler yapabildiği unutulmamalı)

Çemenotu, kalın bağırsak, karın zarı, kemik, lösemi, meme kanserinin tedavisinde etkili.

Çörekotu, akciğer, baş-boyun, kalınbağırsak, karaciğer, karın zarı, lösemi, lenfoma, meme, pankreas, prostat, yumuşak doku kanserlerinin tedavisinde yardımcı.

Devedikeni, akciğer, baş-boyun, idrar yolları ve idrar torbası, kalın bağırsak, prostat kanserine karşı etkili.

Dut, kanser hastalarına destek gıda olarak dikkati çekiyor. Beyaz, kara ve kırmızı dut, yüzyıllardır geleneksel Çin ve Japon tıbbında kullanılıyor.

Ekinezya, kalın bağırsak ve pankreas kanserinde etkili.

Greyfurt, kansere karşı koruyucu etkisi var. Ancak son yıllarda yeni anlaşılan greyfurt-ilaç etkileşimleri unutulmamalı.

Isırganotu, prostat kanserinde etkili.

Karahindiba, kalınbağırsak, karaciğer, lösemi, malign melanom, meme ve rahim kanserinin tedavisinde yardımcı olabileceği düşünülüyor.

Keten tohumu, kalınbağırsak, malign melanom, meme ve prostat kanserinde etkili.

Kızılcık, akciğer, baş-boyun, kalınbağırsak, karaciğer, meme, prostat, yemek borusu ve yumuşak doku kanserlerinde etkili.

Kudret narı, baş-boyun, cilt, idrar yolları ve idrar torbası, lenfoma, lösemi, malign melanom, meme ve prostat kanserlerinde etkili.

Nar, baş-boyun, kalınbağırsak, lösemi, meme ve prostat kanserlerinde etkili. Narın, ayrıca kansere karşı koruyucu etkisi var.

Ökseotu, akciğer, baş-boyun, karaciğer, karın zarı ve meme kanserinde etkili.

Sarımsak, meme kanserinde etkili. Sarımsak, ayrıca kalınbağırsak, mide ve prostat kanserlerine karşı koruyucu etkisi bulunuyor.

Üzümün, kansere karşı koruyucu etkisi var. Günümüzde üzüm çekirdeği ve kabuğunda bulunan kimyasal maddelerin kuvvetli antioksidan olduğu gösterilmiştir. Üzümde bulunan kimyasal maddelerin, kanser, kalp-damar hastalığı, santral sinir sistemi hastalıkları üzerine koruyucu ve tedavi edici özellikleri olduğu saptanmıştır.

Yabanmersini, kalınbağırsak ve lösemide etkili.

Yeşil çay, akciğer, baş-boyun, beyin, kalın bağırsak, karaciğer, lenfoma, lösemi, malign melanom, meme ve prostat kanserinde etkili. Siyah çayın fermente edilmemiş hali olan yeşil çayın ayrıca, kansere karşı koruyucu özelliği bulunuyor. Hem siyah hem de yeşil çay bol miktarda antioksidan madde içeriyor. İçinde polifenoller daha yüksek oranda olduğu için yeşil çay, siyah çaydan daha faydalı. Yeşil çay, kuvvetli antikanserojen, antioksidan ve kilo kaybettirici bir besin maddesi. Yeni yapılan bir çalışma, yeşil çay ve üzüm ekstraktlarının (Kurutulmuş bitkilerden, özel yöntemler kullanılarak elde edilen, ilaç ham maddesi olarak da kullanılan bitki özleri), kansere karşı birbirlerinin etkilerini artırdığını ortaya koydu.

Zencefil, akciğer, kalın bağırsak, karaciğer, lenfoma, lösemi, malign melanom, meme, mide, pankreas ve yumurtalık kanserinde etkili. Zencefilin kanser hücrelerine etkisiyle ilgili laboratuvar çalışmaları yapıldı. Bu çalışmalarda, zencefilin akciğer, kalın bağırsak, malign melanom, meme, mide, karaciğer, pankreas, yumurtalık kanseri ile lösemi ve lenfoma hücrelerini öldürdüğü saptandı.

Zerdeçal, baş-boyun, cilt, idrar yolları ve torbası, kalın bağırsak, meme, mide, pankreas ve rahim ağzı kanserinde etkili. Yeni yapılan çalışmalar, zerdeçalın normal olmayan hücrelerin ve kanser hücrelerinin çoğalmasını engellediğini ortaya koydu. Zerdeçalın, özellikle kanser hücrelerinin yaşamasını sağlayan enzimin aktivitesini azalttığı belirlendi.

Onkoloji (Kanser Bilim) Merkezleri

Türkçe karşılığı kanserbilim olan Onkoloji, kanserin oluşumu, nedenleri, kalıtımla ilişkisi, tanısı, tedavisi, kanserle ilgili istatisikler ve kanserden korunmayla ilgilenen tıp dalına denir. Türkiye'de onkoloji ile ilgili hem devletin hem özel sektörün faaliyete geçirdiği bir çok onkoloji merkezleri vardır.

Onkolojinin alt dalları

Jinekolojik onkoloji: Kadın üreme organlarını kapsayan kanserlerin tanı ve tedavisiyle ilgili onkoloji alanı.

Medikal onkoloji: Bazı kanserlerin tedavisinde kullanılan kemoterapi ilaçları konusunda uzmanlaşılan alan.

Pediatrik onkoloji: Çocuklarda gözlenen kanserlerin tanı ve tedavisi ile ilgilenen onkoloji alanı.

Radyasyon onkolojisi: Kanser tedavisindeki yöntemlerden biri olan radyoterapi konusunda uzmanlaşılan alan.

Cerrahi Onkoloji: Biyopsi işlemi ve tümörün çıkartılması için yapılan ameliyatları içeren onkoloji alanı.

Yukarı Çık